Çalıştay Sonuç Raporu

29 CMK GÖREVLENDİRME VE UYGULAMALARINDAKİ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ ÇALIŞTAY • SONUÇ RAPORU Kolluk, savcılık veya mahkeme tarafından yapılan görevlendirme sonucunda, zorunlu müdafi/vekil sıfatı kazanan avukat, kamu görevlisi olarak görevini yürütmektedir. Burada avukatın serbest meslek erbabı olması dolayısıyla, kendisine iş sağlama ve yapmayı üstlendiği iş karşılığı vekâlet ücretini belirleme serbestliği bulunmamaktadır. Aynı kapsamda bulunan ve mahkemelerce veya ilgili yargı birimlerince görevlendirilen bilirkişilik kurumu örnek alındığında, bilirkişilerin üstlenmiş oldukları kamu görevi sonucunda, kendilerine takdir edilen ücret Gelir Vergisi Kanunu madde 61 kapsamında ücret olarak nitelendirilmekte ve katma değer vergisinden muaf tutulmaktadır. Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesine göre de ücretin tanımı yapılmış olup, devamında ücret kavramının ödenek olarak belirlenmesinin, ücretin niteliğini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır. CMK görevlendirmesi sonucunda avukata yapılan ödemenin, Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 13. maddesine göre Adalet Bakanlığınca ayrılan ödenekten karşılandığı ve bu ödemenin ödenek niteliği taşıdığı açıkça belirtilmektedir. Belirli bir ödenekten ve meslek kuruluşunun belirlediği asgari ücret tarifesinden ayrı bir tarifeye göre karşılanan ücret, Katma Değer Vergisi Kanunu’nda belirtilen, serbest meslek kazancı tanımını karşılamamaktadır. Katma Değer Vergisi Kanunu 27/5’te serbest meslek faaliyetleri için ilgili meslek teşekküllerince tespit edilmiş bir tarife varsa, hizmetin bedelinin, bu tarifede gösterilen ücretten düşük olamayacağı/bu tarifenin altında kazanç sağlanmasının yasak olduğu belirtilmiştir. Ancak söz konusu uygulamada, bu kanun maddesine aykırı olarak ücretler asgari tarifenin çok daha altında belirlenmektedir. Böyle bir belirlemenin yapılabiliyor oluşu, CMK ücretlerinin serbest meslek kazancından ayrık bir durum oluşturduğunu bize göstermektedir. CMK görevlendirmelerinde ve buna ilişkin ödemelerde, tarafların serbest iradeleri söz konusu değildir. Görevlendirilen şüpheli/sanık/müşteki serbest iradesi ile kendisine tayin edilen avukatı, görevlendirilen avukat da görev alacağı kişiyi belirlememektedir. Ayrıca avukat kanunen kendisine tanınan sınırlar çerçevesinde, vekâlet ücretini belirleyebilmekteyken, zorunlu müdafi/ vekillik görevini üstlendiğinde maktu olarak belirlenen ve taraf iradeleriyle değiştirilemeyen ücreti almaktadır. Müdafi tayini sonucunda ortaya çıkan ücretin ödemesi de kişi tarafından değil, kanun gereği devlet tarafından belirlenen ücret tarifesi üzerinden ve buna ilişkin ayrılan ödenekten karşılanmaktadır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1