Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Bülteni Sayı 5

87 TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu BÜLTEN KASIM 2021 Projelerin bir bütünlük içerisinde ele alınması da önemlidir. Değer- lendirme konusu süreçte, liman projesi için ÇED yapılırken, en önemli tartışma konusu olan dol- gu alan malzemesinin çıkarılması ve liman alanına getirilmesi işinin ÇED’de hiç değerlendirilmemiş olu- şu, ciddi bir eksikliği işaret etmek- tedir. Miktarla oynama yapılarak taş ocağı işletmesinin ÇED sürecinden kaçırılması ve ÇED gerekli değil- dir kararlarının ardına sığınılması, projenin bir bütün olarak çevresel etkilerinin değerlendirme dışı bıra- kılmasına neden olmaktadır. Tamamıyla orman olan bir alanda, liman projesi için taş ocağı tesis edilmesi, buradan nakliyesi gibi projenin çevresel etkilerini ciddi bir şekilde arttıracak unsurun değerlendirme dışı bırakılması, kümülatif bir etki analizi yapılmaksızın işe başlanması sonucunu doğurmaktadır. El değmemiş, yolu bile olmayan bir ormanlık alanda, ÇED değerlendirmesi yapılmaksızın faali- yete başlanması, çevre koruma anlayışındaki eksikliği de gözler önüne sermektedir. Orman, tek tek ağaçlardan öte, onu aşan bir eko-sistem demektir. Dolayısıyla, bir ormanlık alanın göbeğinde gerçekleştirilecek faaliyetin çok ciddi kümülatif etkisi olacaktır. Bir ağacı dikip büyütmek ile orman oluşturmak, aynı şey değildir. Türkiye, Paris İklim Anlaşması’nı imzalamış ama onaylamamıştır. Yanı sıra, bir İklim Kanunu da çıka- rılmamıştır. Oysa, küresel iklim değişikliği ile mücadelede, uygulanabilir, gerçekçi çözümler (örneğin bütün dünyada uygulanmakta olan Emisyon Ticareti Sistemi gibi) vardır. Karbon salınımını önce tes- pit edip ardından da sınırlamaya yönelik bu çözümlerin ülkemizde de bir an önce yaşama geçmesi gerekmektedir. Bu durumda, ÇED süreçlerinde değişikliğe gidilmesi, yapılacak faaliyetin karbon salı- nımının en baştan hesaplanması ve faaliyetin sonunda değil, daha en baştan olumsuz etkileri/karbon salınımını telafiye yönelik yükümlülüklerin getirilmesi söz konusu olacaktır. Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu olarak, göreve geldiğimiz günden bugüne kadar, sonuna kadar haklılığına inandığımız ve daha etkin bir şekilde uygulanması için çaba harcadı- ğımız çevre hakkına dair farkındalığın yerleşmesi için çabalarken, alanın siyasetle iç içe geçmiş yapı- sının da farkında olarak, bilimsel ve doğru bilgi üzerinden değerlendirme yapmaya özen gösterdiği- mizi belirtmek isteriz. Bu çerçevede, açık kaynaklardan erişilen bilgilere dayalı olarak hazırladığımız raporu saygıyla bilgilerinize sunarız.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1