Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Bülteni Sayı 5

18 TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu BÜLTEN KASIM 2021 Muğla Ağustos ayının ilk iki haftası içinde üst üste gelen iki mahkeme kararı Akbelen Ormanı'nı kesilmekten ve yok olmaktan şimdilik kurtardı. ( 9 Ağustos 2021) Muğla 1. İdare Mahkemesi, ‘Muğla ili, Milas ilçesi, İkiz- köy Mahallesi sınırları dahilindeki orman sahası için Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret Ano- nim Şirketi adına maden açık işletme izni verilmesine ilişkin 28/11/2020 tarihli Tarım ve Orman Bakanlığı işleminin yürütmesinin durdurulmasına’ karar verir- ken, Muğla 3. İdare Mahkemesi de aynı gün ‘2020 /1208 E. sayılı dava dosyası ile görülen davada mah- keme 09.08.2021 günü oy birliği ile Muğla ili, Milâs il- çesi, İkizköy Mahallesi mevkisinde, Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Dağıtım A.Ş tarafından işletil- mekte olan termik santral projesi kapsamında özelleştirmeyle alınan ve Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) muafiyeti bulunan IR 2407 ruhsat numaralı (güncel 86541 ruhsat numaralı) sahadaki maden işletme faaliyetinin ve bu sahadaki konveyör bant inşası faaliyetinin ÇED sürecine tâbi tutulması tale- biyle davacılar tarafından yapılan başvurunun reddine ilişkin Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü- nün 25/08/2020 tarih ve 40810 sayılı işleminin de de yürütmenin durdurulması kararı’ verdi. https://yesilgazete.org/akbelende-henuz-her-sey-bitmedi/ Akkuyu Nükleer Santrali’nin ÇED iptal davası kapsamında 2016 yılında yapılan keşif işleminde bilirkişilerin bilimsel yanlışlıkları ortaya koymadıkları ve YÖK Kanunu’na muhalefet ederek görevi ihmal ettikleri gerekçesiyle bilirkişi heyetine karşı dava açıldı. (6 Ekim 2021) Ankara 13’üncü İdare Mahkemesi’ne Doğu Akdeniz Çevre derneklerince yapılan 2021/1882 E. sayılı başvuru ile hukuka, bilime ve Yükseköğretim Kanunu'na aykırı rapor düzenleyen heyetin bilirkişilikten men edilmeleri ve Yükseköğretim Kanunu kapsamında cezalandırmaları talep edildi. Süreç sonunda bilirkişi raporunda imzası olan tamamı akademisyen ve Prof. ünvanlı bilirkişilerin uyar- ma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesini durdurma ve ayrıca bilirkişilik görevinden men edilmeleri söz konusu olabilecek. Davacı tarafın iddialarına göre 11 Temmuz 2016 tarihinde yapılan bilirkişi incelemesi sırasında heyete ‘nükleer santral sahasında zeminin altının boş olduğu, buradan örnek alınması gerektiği, Büyükece- li köylülerinin 1983’te zemin etüdü yapan taşeron firmanın işçileri olarak çalışırken zemine tonlarca çimento basıldığı ve çimentonun zemine basıldığı yerden 150 metre ötede denizden çıktığı’ bilgileri aktarılmasına rağmen naip hâkim ve bilirkişi heyeti zeminden örnek almamış ve nükleer santral sa- hasının altında boşluklar barındıran kireçli-dayanıksız karstik yapıdan oluşan zemin olduğu saptana- madan keşif tamamlanmıştır. Daha önce aynı iddialarla davacı tarafın üç bilirkişi hakkında YÖK’e başvuru yaptığı kamuoyu ile paylaşılmıştır. Üç üniversite rektörlüğünden üç bilirkişi hakkında soruşturma açılmamasına dair karar gelmiş olup bu kararlara karşı dava süreci ayrıca devam etmektedir. https://m.bianet.org/bianet/cevre/251393-akkuyu-nukleer-davasindaki-bilirkisi-heyetine-karsi-dava