Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Bülteni Sayı 3

33 TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu BÜLTEN ARALIK 2020 özel ikle potansiyel Natura 2000 alanları için AB çevre mevzuatı ile uyumlu olması gerekmektedir. 2019’da mevcut doğal sit alanlarının gözden ge- çirilmesine başlanmıştır. Yıl boyunca, Kapadokya Mil i Parkı’nın mil i park listesinden çıkarılması dâhil, ancak bununla sınırlı olmamak üzere, bu tür korunan alanların statüsünde bir dizi değişik- lik meydana gelmiştir. Bu değişiklik, yasal daya- nağın, şeffaflığın ve paydaşların katılımının olma- yışı ile ilgili endişeleri artırmıştır. Endüstriyel kirlilik ve risk yönetimi konusunda, AB müktesebatı ile uyum düzeyi erken aşama- dadır. SEVESO III ile ilgili AB Direktifi’ne uyum sağlayan yönetmelik Mart 2019’da kabul edilmiş- tir. Endüstriyel Emisyonlar Direktifi, Eko-Yönetim ve Denetim Programı ve Boya Direktifi ile hâlâ uyum sağlanmamıştır. Kimyasallar konusunda, genel mevzuat uyumu ileri düzeydedir ancak uygulama ve yürütme za- yıf kalmaktadır. Türkiye, Kimyasal arın Kaydı, De- ğerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması hakkında Av- rupa Parlamentosu ve Konsey Tüzüğü (REACH) ile sadece kısmen uyumludur. Deneysel ve Diğer Bilimsel Amaçlar için Kulanılan Hayvanların Re- fah ve Korunmasına Dair Direktif’i uygulamaya yönelik düzenleyici bir çerçeve Nisan 2019’da kabul edilmiştir. Mart 2020’de Türkiye, biyosi- dal ürünler konusunda AB müktesebatına uyum sağlamayı amaçlayan bir yasayı kabul etmiştir. Gürültü konusundaki mevzuata uyum çok ileri düzeydedir, ancak yürütme ve uygulama iyileş- tirilmelidir. Gürültü haritaları ve yerel gürültü ey- lem planlarının hazırlanması ileri bir aşamadadır. Sivil koruma konusunda, Türkiye’nin AB Sivil Ko- ruma Mekanizması (UCPM) kapsamındaki işbirli- ği, özel ikle Kovid-19 küresel salgını ile mücadele konusunda, 2019’da artmıştır. Türkiye, Avrupa Sivil Koruma Havuzu’na daha fazla müdahale kapasitesi sunmaya ve acil durumlarda AB Sivil Koruma Mekanizması kapsamında yardımda bu- lunmaya teşvik edilmektedir. Ortak Acil Durum İletişim ve Bilgi Sistemi (CECIS) hâlâ oluşturul- mamıştır. Katılımcı ülke olarak Türkiye, AB Sivil Koruma Mekanizması’na, afet riskleri bakımından ülkenin ulusal risk değerlendirmesine ve risk de- ğerlendirme yönetimi kapasitesine dair bir özeti sunma yükümlülüğünü henüz tamamlamamıştır. Türkiye, CECIS aracılığıyla Avrupa Komisyonu Acil Durum Müdahale Koordinasyon Merkezi (ERCC) ile bağlantı kurabilmek için Trans Avrupa İdareler Arası Güvenli Bilgi ve Haberleşme Servisleri Ağı (sTESTA) sistemini kurmaya teşvik edilmektedir. Kovid-19 küresel salgını, sağlıkla ilgili acil durum- lar ile ilgili olarak, sivil koruma otoritelerinin insan kaynakları ve mali kaynaklarının yanı sıra, yasal çerçevesini ve kurumsal kapasitelerini güçlendir- me gerekliliklerini vurgulamıştır. Türkiye, UCPM çerçevesinde işbirliğini artırmalıdır. İklim değişikliği Rapor döneminde bu alanda ilerleme kaydedil- memiştir. Avrupa Birliği’nin “2030 İklim ve Enerji Politikaları Çerçevesi” ile uyumlu bir ulusal stra- teji henüz oluşturulmamıştır ve iklim eylemi ko- nusunun diğer sektör politikalarına entegrasyo- nu sınırlı kalmaya devam etmiştir. Mevcut ulusal iklim değişikliği stratejisi ve ulusal iklim değişik- liği eylem planı, iklim değişikliği ile mücadeleyi yalnızca kısmi olarak ve kısa vadeli bir perspek- tifle ele almıştır. Türkiye iklim değişikliği ile ilgili Paris Anlaşması’nı henüz onaylamamıştır. Türki- ye, Birleşmiş Mil etler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamındaki yükümlüklerine ilişkin olarak, sera gazlarına ilişkin ulusal envanterini en son Nisan 2020’de sunmuştur. Türkiye, mevzuatını Emisyon Ticareti Direktifi ve AB’nin ekonomi genelinde sera gazı emisyonu izleme mekanizması ile uyumlu hale getirme- miştir. Yakıt Kalitesi Direktifi’ni tam olarak uygu- lamak ve yeni binek otomobil eri için emisyon standartlarına uyum sağlamak için daha fazla çaba gösterilmesi gerekmektedir. Türkiye’nin ay- rıca Karbon Yakalama ve Depolama Direktifi için bir uyum planı oluşturması gerekmektedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1