Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Bülteni Sayı 2

6 TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu BÜLTEN ŞUBAT 2020 Hâlihazırda tüm dünyanın iklim krizinin eşiğinde olduğu bilinmektedir. Küresel ısınma artışının 2°C’nin altında tutulması hedefinin benimsendiği, 2015 Paris İklim Anlaşması’nda kabul edilen temel ilkeler- den biri; kentlerdeki altyapının olumsuz fiziksel, ekonomik ve toplumsal etkilere ve baskıya karşı dayanıklılığının arttırılması ve kentlerin çevre üzerinde önemli olumsuz etkilerinden biri olan iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlama ve bu etkiyi azaltma olarak belirlenmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin 22 Nisan 2016 tarihinde imzaladığı bu uluslararası sözleşmenin hedef ve gerektirdiklerinin yerine getirilmesi ile bölgesel anlamda yaşanan çevre sorunları ile evrensel iklim değişikliği krizinin etkilerinin azaltılması gerekmektedir. Çalışma ve çalışan kapsamının genişletildiği küresel iklim krizi mücadelesinden yerelde de faydalanma ilkesi ancak doğru bir uygulama ile işlerlik kazanacaktır. Örneğin Tekirdağ’ın yereldeki en önemli sorunlarından biri su kirliliğidir. Fabrikaların atık sularını arıt- maksızın en yakın suya bırakması, su ve deniz kirliliğini önlenemez hale getirmiştir. Balıkçılık ve tu- rizm de bu kirlilikten payını almış, neredeyse bitme noktasına gelmiştir. Ulusal mevzuatta 2014-2018 dönemini kapsayan Onuncu Kalkınma Planı 981. Madde’de “Şehirlerde kanalizasyon ve atıksu arıtma altyapısı geliştirilecek, bu altyapıların havzalara göre belirlenen deşarj standartlarını karşılayacak şekilde çalıştırılmaları sağlanacak, arıtılan atık suların yeniden kullanımı özendirilecektir” ve 982. Madde’de “Katı atık yönetimi etkinleştirilerek atık azaltma, kaynakta ayrıştır- ma, toplama, taşıma, geri kazanım ve bertaraf safhaları teknik ve mali yönden bir bütün olarak gelişti- rilecek; bilinçlendirmenin ve kurumsal kapasitenin geliştirilmesine öncelik verilecektir.” denilmekle su kirliliği ile mücadele amaçlanmıştır. Ancak etkin bir mücadele söz konusu değildir. Tekirdağ’ı kapsayan Trakya Bölgesi’nde sanayileşmenin etkisi ile ortaya çıkan atık sularının deşarj yöntemi ile temizlenmesi ve Ergene Nehri’nin sanayi atık sularından arındırılması amaçlanmaktadır. Bu bağlamda, Ergene Havzası'ndaki organize sanayi bölgeleri içindeki mevcut sanayi tesislerinden kaynaklanan atık suların yönetiminin tek arıtmada toplanması ve böylece bu sanayi bölgeleri ve KARACA Arboretum