Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Bülteni Sayı 2

60 TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu BÜLTEN ŞUBAT 2020 Kararlar da bu faaliyet sonrasında yeniden kazanılmış tarım toprağı örneğine henüz rastlanmamıştır. Sonuçta talep konusu alana komşu olan ve aynı talep sahibi firma tarafından işletilen mevcut ocak, alanın orman ve özellikle tarım alanı gibi normal koşullar ve üst ölçekli plan kararları gereği korunması gereken alanların “korunamadığının” bir göstergesi olarak kabul edildiğinden, itiraz konusu işlemin şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve üstün kamu yararı bakımından uygun olmadığı değerlendiril- mektedir. ... Faaliyetin orman ve ziraat sahalarına etkileri yönünden değerlendirildiğinde; • Açık kum ocağı işletmesi şeklinde değiştirilen arazi kullanımı, orman ve tarım arazisi kaybı aynı za- manda yörede büyük alanlarda habitat kaybına ve doğal yaşamın ortadan kalkmasına neden olacağı, • Bölgede geleneksel tarımın ve tarım arazileri arasında önemli bir yer tutan orman parçalarının tekrar yerine getirilmesinin uzun yıllar alacağı, gittikçe etkisi artan iklim değişimi olgusu sonucu belki de hiçbir zaman oluşturulamayacağı ve hassas orman ekosistemlerin değişmesi ile bitki toprak su denge- sinin de radikal bir şekilde değişeceği, • Bölgedeki, yerleşim alanları ve bu alanların çevresini oluşturan geleneksel Tarım arazilerinin kullanım amacının değiştirilmesinin 5403 sayılı Toprak koruma ve arazi kullanma yasası ilkelerine aykırı olduğu, hususları dikkate alındığında, davaya konu alan ile ilgili olarak alınan “ÇED gerekli değildir” kararının yerinde olmadığı öngörülmektedir. ... Gerek kazıların yeraltı suyu akifer sistemine ve gerekse beslenme alanındaki habitata zarar verecektir. Çevre düzeni planı madde 3.2.1. Yeraltı suyu Beslenme Alanı madde b de belirtilen akifer kirlenmesi bu endüstriyel üretimden kaynaklanacaktır. Üretimde 4.000 m3/gün su kullanılacak ve yapılacak arıtma sisteminin detayları verilmemiştir. Muhtemelen; 53 kişilik bir işletmenin çalışan insan gücü ve evsel atıklar ve eleme-yıkama tesisinde bulunan makine ekipmanların kullanımında çalışma mekanizması gereği yağlanma ve greslenme gibi kirliliği vardır. Bunlar çalışma alanı dışına yıkama ile yağış suları ile kaçıp doğal kum araziyi ve yeraltındaki akifer sistemi kirletici özelliğe sahip olup yeraltı ve yerüstü suları kimyasal olarak kirletecektir. Madencilik faaliyetlerinin ortaya çıkaracağı en önemli kirletici parametre toz’dur. Toz’un da en önemli etkisi hava kirliliği şeklinde kendini göstermesi ile anlaşılır. Ayrıca, tozun, su kaynaklarına girmesi halin- de de, su kalitesinde kötüleşme olmasına sebep olacak, dolayısıyla suyun içme veya başka amaçlarla kullanılabilirliğini etkileyecektir. “Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği”nde Ek-1’de “Tablo 1.1 toz emisyonunda özel maddeler” tablosunda “Kuvarz (Partikül büyüklüğü 5 mikrondan kü- çük) ve Kuvars minerali tridimit (5 mikrondan küçük partiküller)” için konsantrasyon ve yük ile ilgili sınırlamalar belirtilmiştir. Ancak, bu değerlerin, özellikle madencilik gibi açık alanda yapılan bir işlet- mede nasıl uygulanacağı hususu da ayrı bir sorun olup, ölçüm ile değerlendirilmesi zordur. ... Kumsay Madencilik tarafından alınan izinlerin küçük parçalar halinde ÇED gerekli değildir ve yine ÇED olumludur kararlarıyla toplam olarak 1111 dönümlük bir alanda faaliyet gösterdiği, bu alanlara

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1